ilim Öğrenmeye Merv'de Başladı. Nasrullah İbni Ahmed Bin Erdeşir, Nasrullah İbni Ahmed El-huşamî, İsmâil Bin Abdulgafûr El-fârisî, Abdulgaffâr Eş-şirevî, Zâhir Bin Tâhir, Abdülmünîm Bin El-kuşeyrî Gibi Zamânının Meşhûr Âlimlerinden İlim Öğrendi, Hadîs-i Şerîf Dinleyip Rivâyet Etti. Kendisinden İse Ebû Muhammed El-akdân Hadîs-i Şerîf İşitti.
güvenilir Bir Hadîs Râvisidir. Vâz Ve Nasîhatlarıyla Şöhret Bulmuştur. Hitâbeti Çok Düzgün, Tesirli Ve Anlatım Gücü Kuvvetli İdi. Halk Onun Vâzlarından Çok İstifâde Edip, Şevkle Dinlerdi. Ona, "sultan-ı Suhan", "hâce-i Mânâ" Ve Zamânının Allâmesi, En Büyük Âlimi Mânâsında "allâme-i Rüzgâr" Gibi Medhedici Ünvânlar Verilmiştir. Bu Derece Tanınıp Sevildikten Sonra Selçuklu Hükümdârı Sultan Sencer Onu Abbâsî Halîfesi Muktefî Liemrillâh'a Elçi Olarak Gönderdi.
abbâdî'nin Tasavvuf İlminde, Tasavvufun Pekçok Konularını Açıklayan sûfînâme adlı Eseri Vardır. Bundan Başka menâkıb-us-sûfiyye, hazret-i Ali Ve Ehl-i Beytin Fazîleti Hakkında merâsîmü'd-dîn Fî Mevâsim-ül-yakîn adlı Eseri Bulunmaktadır. mî'râcnâme ve vesîle İlâ Fazîlet-il-fazîle diğer Eserleridir. ibâhat-ül-hamr adlı Bir Eserinden Bahsedilmiş İse De Semnânî Ve İbn-i Hacer Gibi Âlimler Böyle Bir Eserinin Bulunmadığını Bildirmişlerdir.
buyurdu Ki: "kabre Yılanlar Dışardan Gelir Sanmayınız. Sizin Kötü Amelleriniz Kabirde Sizin İçin Engerek Yılanıdır. Dünyâda İken Yediğiniz Haramlar Da Kabre Yılan Olarak Gelir."
kaynaklar
1) Vefeyât-ül-a'yân; C.5, S.212
2) Tabakât-üş-şâfiiyye; C.7, S.299
3) El-bidâye Ven-nihâye; C.12, S.230
4) Mu'cem-ül-müellifîn; C.12, S.297
5) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.7, S.144