Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Atâ Bin Yesâr
  30 Mart 2018 Cuma , 23:38
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Mısır evliyaları, İskenderiyye evliyaları, Atâ Bin Yesâr

tâbiîn Devrinde Medîne'de Yetişen Büyük Âlimlerden. Künyesi, Ebû Muhammed Medenî'dir. Hilâlî Lakabı İle De Tanınmaktadır. Peygamber Efendimizin, Sallallahü Aleyhi Ve Sellem Mübârek Hanımlarından Hazret-i Meymûne'nin Kölesidir. Kendisi Gibi Yüksek Âlimlerden Olan Süleymân, Abdülmelik Ve Abdullah Bin Yesâr'ın Kardeşidir. Yaklaşık 659 (h.39) Târihinde Doğdu. Hazret-i Osmân'ın Zamânında Yaşı Küçüktü. 84 Yaşında 721 (h.102 Veya 103) Tarihinde İskenderiye'de Vefât Etti.

atâ Bin Yesâr, Eshâb-ı Kirâmdan Birçok Zât İle Görüşüp Onlardan İlim Aldı. Kendisi Hazret-i Meymûne, Muâz Bin Cebel, Ebû Zer-i Gıfârî, Ebüdderdâ, Ubâde Bin Sâmit, Zeyd Bin Sâbit, Muâviye Bin Hakem-i Selemî, Ebû Katâde, Ebû Hüreyre, Zeyd Bin Hâlid-i Cuhnî, Abdullah Bin Amr, Abdullah Bin Ömer, Abdullah Bin Abbâs, Peygamberimizin kölesi Ebî Râfî, Hazret-i Âişe Ve Daha Pekçok Sahâbîden Hadîs-i Şerîf Rivâyet Etmiştir. Büyük Hadîs Âlimi İmâm-ı Buhârî, İbn-i Saîd Ve Ebû Dâvud Onun, Abdullah İbni Mes'ûd'dan Da Hadîs Rivâyet Ettiğini Bildirmişlerdir. Rivâyetleri kütüb-i Sitte denilen Altı Sahîh Hadîs Kitabında Yer Almıştır.

atâ Bin Yesâr'dan Da Akranı Olan Ebû Seleme Binabdurrahmân, Muhammed Bin Ömer Bin Atâ, Muhammed Bin Amr Bin Halhala, Hilâl Bin Ali, Zeyd Bineslem, Şüreyh Bin Ebî Nemr Hadîs-i Şerîf Rivâyetinde Bulunmuşlardır.

atâ Bin Yesâr, Allahü Teâlânın Kelâmı Olan Kur'ân-ı Kerîmin Okunuşunu En İyi Bilenlerden Birisiydi. Kırâat İlmi Adı Verilen Bu İlimde,eshâb-ı Kirâmdan Sonra En Yüksek Dereceye Çıkan Âlimler, Medîneliler, Mekkeliler, Kûfeliler, Basralılar Ve Şamlılar Olmak Üzere Beş Tabakaya Ayrılmışlardır. Medîne-i Münevverede Bu İlimle Meşgul Olanlardan Biri Deatâ Bin Yesâr'dı. Kur'ân-ı Kerîmin Okunuşunu Bozulmaktan Ve Değişmekten Korumak İçin Gösterilen Üstün Gayretler O Kadar Çoktur Ki, Yapılan Çalışmalar Akıllara Sığmayacak Ölçüdedir. Eshâb-ı Kirâmın Gösterdiği Gayreti, Kelimelerle İfâde Etmek Mümkün Değildir. Kur'ân-ı Kerîmin Mânâsının Anlaşılması Ve Anlatılması Yanında, Her Harfinin Okunuşu Ve Bundaki İhtilâflar, Öyle Bir Tesbit Olunmuş Ki, Bu Güne Kadar Bütün Müslümanlar, Kur'ân-ı Kerîmi Bu İlk Okunan Şekli İle Okumaktadır. Atâ Bin Yesâr, Bu İlmi Öğrenip İnsanlara Öğretmede Üstün Derecelere Kavuşan Âlimlerdendir.

hadîs İlminde De Sika Güvenilir Bir Âlim olup Çok Hadîs-i Şerîf Rivâyet Etmiştir. Bu İlimde Bir Hazîne İdi. İbn-i Hibbân, kitabüs-sikkât'ında Onun Sika Râvilerden Olduğunu Zikreder. İbn-i Sa'd Databakât'ında, sika Sağlam Olup, Çok Hadîs Rivâyet Ettiğini Zikreder.

yine Atâ Bin Yesâr, Güneş Tutulunca Peygamber Efendimizin Kıldığı İki Rekat Namazın Her Rekatında Altı Rükû İle Dört Secde Yaptığını Rivâyet Etmiştir. Atâ Bin Yesâr'ınresûlullah Efendimizden Bildirdiği Hadîs-i Şerîfte Buyruldu Ki: "kırk Dirhemi Veya Bu Değerde Malı Olduğu Hâlde, Dilencilik Eden Kimse, Dilenmekte ısrar Etmiş, Günâha Girmiş Olur."

atâ Bin Yesâr'ın Rivâyet Ettiği Bir Hadîs-i şerîfte, Peygamberimiz Hazret-i Ömer'e Hitaben; "ey Ömer! Öldüğün Vakit Adamların Gidip Senin Boyuna Uygun Bir Mezar Hazırlayıp, Seni Yıkayıp Kefenledikten Ve Koku Sürdükten Sonra, Seni Götürüp Mezara Koydukları Ve Toprağı Üzerine Örterek Geri Döndükleri Vakit Hâlin Nice Olur? Münker Ve Nekir Adındaki Kabrin İki Büyük İbtilâsı (suâl Melekleri) sana Gelir. Sesleri Yıldırım İndiren Gök Gürültüsü, Gözleri Parlak Şimşekler Gibi, Uzun Saçlarını Sürürler. Uzun Ve Sivri Dişleri İle Mezarın Topraklarını Alt Üst Ederler. Sana Çeşitli Zorluklar Çıkarırlar. Seni Korkuturlar. O Vakit Senin Hâlin Nice Olur Ey Ömer?" buyurdu. Hazret-i Ömer De; "bu Zamanki Aklım O Zaman Da Başımda Olacak Mı?" Diye Sordu. Resûl-i Ekrem Efendimiz; "evet." buyurunca; "ben Onların Hakkından Gelir, Gerekli Cevaplarını Veririm." Dedi.

bir Hadîs-i Şerîfte; "insanların En İyisi, Borcunu En İyi Şekilde Ödeyenlerdir." buyruldu.

atâ Bin Yesâr Buyurdu Ki: "şâban Ayının On Beşinde, Yâni Berât Gecesinde O Yıl İçinde Ölecek Olanların Listesi Azrâil Aleyhisselâma Verilir. Bu Arada Ev Yapan, Su Akıtıp Ağaç Diken Ve Yeni Evlenen Nice Kimseler Vardır Ve İsimleri Bu Listededir. Fakat Onlar Bunu Bilmezler."

atâ Binyesâr Şöyle Anlatıyor: Kur'ân-ı Kerîmde meâlen; "ey Îmân Edenler! İçki, Kumar, Putlar Ve Fal Okları, Şeytanın İşlerinden Bir Pisliktir. Bunlardan Kaçının Ki, Felâh Bulasınız!" (mâide Sûresi: 90) Âyet-i Kerîmesinin Mânâsı Tevrât'ta Şu Şekilde Vardı. "bâtılı Gidersin, Oyunu Boşa Çıkarsın, Çalgılı Oyun Âletlerini Yok Etsin! Diye, Biz Hakkı İndirdik. Şarap İçene Yazıklar Olsun! Allahü Teâlâ Bu Mânâda, İzzetine Ve Celâline Yemin Ederek; "bir Kimse, Haram Olduğunu Bilerek İçerse, Kıyâmet Günü Onu Suya Hasret Bırakırım. Şarabın Haram Olduğunu Bilerek Bırakana, Cennet ırmaklarından İçiririm." Buyurdu.

atâ Bin Yesâr, Yâlâ Binmürre'den Şöyle Anlatıyor: "biz Hazret-i Ali'nin Yakınlarından Bâzıları İle Buluştuk. Yâlâ Onlara Dedi Ki: O, Şu Anda Savaşan Kimsedir. Onun Hayâtı İçin Emin Değiliz. Ona Bir Zarar Gelebilir. Bundan Sonra Odasının Kapısında Nöbet Tutmaya Başladık. Bir Ara Namaza Çıktı. Bizi Görünce; "burada Ne Yapıyorsunuz?" Diye Sordu. Biz De: "seni Bekliyoruz, Yâ Müminlerin Emîri!.. Zîrâ Sen, Harp Yapan Bir Kimsesin. Sana Bir Zarar Gelmesinden Korkuyoruz." Diye Cevap Verdik. Onlara Sordu: "beni Semâ (gök) Ehlinden Mi Koruyorsunuz, Yoksa Yer Ehlinden Mi?" Biz De: "elbette Yer Ehlinden! Semâ Ehlinden Nasıl Koruyabiliriz?" Deyince; "allahü Teâlânın Takdir Etmediği Hiç Bir Şey Semâda Da Olmaz. Herkesin İşlerine Vekil Olan İki Melek Vardır. Kaderi Olarak Takdir Edilen Şeyler Başına Gelinceye Kadar, Her Şeyi Ondan Uzaklaştırırlar. Kaderde Olan Başa Gelince De, Kaderi İle Onu Başbaşa Bırakırlar." Buyurdu.

allahü Teâlâya En Çok Yaklaşanların, Güzel Ahlâkta Peygamber Efendimize En Çon Benzeyenler Olduğuna İşâret Ederek; "yükselenler Hep Güzel Ahlâkları Sâyesinde Yükselmişlerdir. Ahlâkın Kemâl Mertebesine Ancak Muhammed Aleyhisselâm Yükselmiştir." Buyurdu.

 

kerâmet Ve Menkîbeleri

anne Duâsı

atâ Bin Yesâr Anlattı: Yolculuk Yapmakta Olan Bir Kervân, Bir Yerde Mola Vermişti. Fakat Bu Sırada Bir Merkebin Sesi Onların Uyumalarına Mâni Oldu. Bunun Üzerine Bu Sesin Geldiği Tarafa Doğru Gittiler. Sesin Geldiği Yere Varınca Kıldan Yapılmış Çadır İçerisinde, Yaşlı Bir Kadınla Karşılaştılar. O Kadına; "bu Merkep Sesi Nereden Geliyor. Onun Sesinden Bir Türlü Uyuyamadık?" Dediklerinde, Kadın; "o Merkep Gibi Ses Çıkaran Benim Oğlumdur. Hayatta İken Bana Eşek Diye Hitâb Ederdi. Allahü Teâlâya Onu Eşek Yapması İçin Bedduâ Ettim. Onun İçin Böyle Her Gece Sabaha Kadar Merkep Gibi Ses Çıkarır." Dedi. Bunun Üzerine Kervan Sâhipleri O Kadına; "bizi Onun Kabrine Götür, Onun Kabirdeki Hâline Bir Bakalım." Dediler. Kabre Gidip, Açıp Baktıklarında, Boynunun Eşek Boynu Gibi Olduğunu Gördüler.

 

kaynaklar

1) Tezkiret-ül-huffâz; C.1, S.90

2) Mîzân-ül-i'tidal; C.3, S.77

3) Tehzîb-üt-tehzîb; C.7, S.217

4) Vefeyât-ül-a'yân; C.3, S.399

5) Tehzîb-ül-esmâ Ve'l-luga; C.1, S.335

6) Miftâh-üs-seâde; C.1, S.10,79,192, C.2, S.7,14, 16,18,162

7) Tabakât-ı İbn-i Sa'd; C.5, S.173

8) Nevâdir-ül-âlem (kalyûbî); S.27

9) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.2, S.132, C.16, S.10, C.6, S.327

Yorumlar
Kod: YVM2V