Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler
Baba oğluna karşı
  30 Mart 2018 Cuma , 21:57
Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler;Baba oğluna karşı
    Resul'ün emri ile, bu üç büyük sahabi,

Küffarın karşısına dikildi arslan gibi.

 

Kureyş'ten o üç kişi, sordular: (Siz kimsiniz?

Dengimizseniz eğer, sizinle cenk ederiz.)

 

Onlar, kendilerini tanıttılar tek be tek:

(Ben Hamza'yım, Ali'yim, Ubeyde'yim!) diyerek.

 

Dediler: (Bizim gibi, siz de şereflisiniz.

Sizinle çarpışmayı kabul ettik şimdi biz.)

 

Mücahidler, onları imana etti davet.

Lakin onlar reddedip, etmediler icabet.

 

O zaman üçü birden, kılıçları çektiler.

Müşriklerin üstüne, saldırıya geçtiler.

 

Hazret-i Hamza ile, Allah arslanı Ali,

Bir anda öldürdüler Utbe ile Velid’i.

 

Ubeyde de, Şeybe’yi yaraladı o ara.

Ve lakin kendisi de, Şeybe'den aldı yara.

 

Hazret-i Hamza ile Ali bunu gördüler.

Yetişip, bir hamlede Şeybe’yi öldürdüler.

 

Hazret-i Ubeyde’nin yaralı ayağından,

Dışarı, kan ve ilik akıyordu durmadan.

 

Lakin hiç aldırmayıp o yine bu haline,

Şöyle sual eyledi Allah’ın Habibi’ne:

 

(Ya Resulallah sana, feda olsun her şeyim.

Bu halimle ölürsem, ben şehid değil miyim?)

 

Resulullah da, (Evet, sen şehidsin) dediler.

Cennetlik olduğunu ona müjdelediler.

 

Harp bitip de dönerken, o hazret-i Ubeyde,

Şehiden vefat etti, Safra denen bir yerde.

 

Üç mühim adamını kaybeden o müşrikler,

Moralleri bozuldu ve şaşkına döndüler.

 

Ve lakin Ebu Cehil, bu morali düzeltmek,

Maksadıyla dedi ki: (Bu, mühim değildir pek.

 

Onlar acele edip, çarpışmaya girdiler.

Bu sebeple, boş yere onlar katledildiler.

 

Yemin ediyorum ki, o müslümanları biz,

İple bağlamadıkça, geri dönmeyeceğiz.)

 

Kahraman mücahidler, bu müşrik güruhunu,

Cezalandırmak için, sabırsızlanıyordu.

 

O sırada bir kişi, müşrikler tarafından,

Kureyş'in en cesur ve ok atıcılarından,

 

Çıktı ve karşısına er istedi o saat.

Hazret-i Ebu Bekr’in oğlu idi bu, fakat.

 

Müşriklerin safında bulunuyordu o an.

Çünkü henüz imana gelmemişti o zaman.

 

Müminlerin safından, derhal biri fırlayıp,

Dikildi karşısına, kılıcına davranıp.

 

Bu dahi, ilk imana gelmekle şereflenen,

Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık idi gerçekten.

 

Yani karşıdakinin babası idi bu zat.

Oğlunun karşısına çıkmıştı kendi bizzat.

 

Onunla çarpışmaya atılmıştı ileri.

Ve lakin Resulullah, çağırdı onu geri.

 

Buyurdu: (Ya Eba Bekr, şunu iyi bilesin.

Sen, benim gözüm ile kulağım yerindesin.)

Yorumlar
Kod: C92F9