Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Baba Yûsuf Sivrihisârî
  30 Mart 2018 Cuma , 23:29
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Türkiye evliyaları, İstanbul evliyaları, Baba Yûsuf Sivrihisârî

anadolu Velîlerinden. Doğum Târihi Belli Değildir. İzmir'in Seferihisar Da Denilen Sivrihisar Kasabasında Doğdu. 1511 (h.917) Senesinde Vefât Etti. Evliyânın Meşhûrlarından Hâcı Bayrâm-ı Velî Tarîkatına Mensûb Ve Bu Yolda Yetişmiş, Edeb Ve Vakar Ehli Bir Zât İdi. Dînin Emirlerine Uyma Husûsunda Çok Dikkatli Davranırdı. İnsanlara Vâz Ve Nasîhat Ederdi. Sözleri Çok Tesirli İdi.

sultan İkinci Bâyezîd Han, Bâyezîd Câmiini Yaptırınca, Bir Cumâ Günü Câminin Açılışı İçin Geldi Ve Baba Yûsuf Sivrihisârî'yi De Dâvet Etti. Baba Yûsuf Sivrihisârî, Namazdan Sonra Kürsüye Çıkıp Vâz Etmeye Başladı. Tesirli Vâzıyla, Pâdişâh Ve Câmide Bulunan Cemâat Ağlamaya Başladı Ve Bu Ağlama İle Câmi İnledi. Câminin Açılışını Seyretmek İçin Gelip, Dışarıda Bekleyen Üç Hıristiyan, Baba Yûsuf Hazretlerinin Tesirli Sözlerinden Ve Cemâatin Topluca Ağlamasından Çok Etkilenmişlerdi. Bu Üç Hıristiyan, Müslüman Olmaya Karar Verdiler. Hemen Câmiye Girip, Baba Yûsuf Sivrihisârî'nin Huzûrunda Müslüman Oldular. Bu Hâdiseyi Gören Sultan İkinci Bâyezîd Han, Yaptırdığı Bâyezîd Câmiinin İlk Açılışında Böyle Bir Hâdisenin Vukû Bulmasından Dolayı Çok Sevindi. Sonra Bunlara Pek Çok Para Ve Mal Hediye Etti. Ayrıca Vezîrlerinin De Vermelerini Söyledi. Böylece Müslüman Olmakla Şereflenen Üç Kişi, Dünya Ve Âhiret Saâdetine Kavuştular.

ikinci Bâyezîd Han, Baba Yûsuf Sivrihisârî'yi Çok Sever, Sohbetinde Bulunurdu. O Da Sultanı Çok Severdi. Baba Ve Oğulluk Sözleşmesi Yapmışlardı. Bir Sohbetlerinde Pâdişâh Ona; "hacca Gideceğin Zaman Mutlaka Bana Gel Görüşelim." Demişti. Bundan Sonra Baba Yûsuf Memleketine Dönüp, Orada Bir Müddet Kaldı. Memleketinde İken Rüyâsında Kâbe'de Hacer-i Esved Yanında Manzûm Bir Kitap Yazması İşâret Edildi. O Zamana Kadar Hiç Şiir Yazmamıştı. Bu Rüyâdan Sonra Şiir Yazma Kâbiliyeti Hâsıl Oldu. Sonra Hacca Gitmek Üzere Hazırlanıp, Pâdişâh İkinci Bâyezîd Hanı Görmek Üzere İstanbul'a Gitti. Pâdişâh Ona Bir Mikdâr Altın Verip; "bunlar Helâldir. Kendi Elimle Kazandım. Bu Altınları Resûl-i Ekrem Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin Türbe-i Mutahherasının Kandillerine Harcarsın. Mübârek Türbesinin Yanında Dersin Ki: "yâ Resûlallah! Ümmetinin Koruyucusu, Günahkâr Kul Bâyezîd Sana Selâm Söyledi Ve Bu Helâl Altınları Türbenin Kandillerine Yağ Almak İçin Gönderdi." De. Sonra; "bu Hediyenin Kabûlü İçin Yalvar, Senin Vâsıtanla Kabûl Olacağını Ümid Ediyorum." Dedi. O Da Bu İsteğini Yerine Getirmek Üzere Altınları Alıp, Vedâlaştı Ve Yola Çıktı.

baba Yûsuf Hazretleri, Mekke'ye Varıp, Hac İbâdetini Yaptıktan Sonra, Bir Sene Orada Kaldı. Rüyâsında Hacer-i Esved Yanında Yazması Emredilen Manzûm Kitabı Yazdı. Çok Güzel Ve Büyük Bir Kitâb Oldu. Allahü Teâlâ Ona, Orada Daha Önce Hatırından Geçirmediği Mârifet Kapılarını Açtı Ve Bunları Yazdığı Kitapta Topladı.

bir Sene Sonra Da Mekke'den Medîne'ye Gitti. Medîne-i Münevvereye Varınca, Bir Yün Elbise Giydi. Ellerini Esir Gibi Arkadan Bağlattı. Yere Yatıp Yüzü Koyun Sürünerek Ve Şefâat Dileyerek Resûlullah Efendimizin Mübârek Türbesine Yaklaştı. Türbenin Kubbesi Dışında Değerli Bir Asâ Vardı. Türbedâr Onu Dikkatle Korurdu. Resûlullah Efendimiz Rüyâda Baba Yûsuf'a Bu Asâyı Almasını, Üç Parça Edip, Bir Parçasını Bursa'da Seyyid Emîr Sultan Türbesine, Bir Parçasını Hâcı Bayrâm-ı Velî'nin Türbesine, Bir Parçasını Da Bir Başka Zâtın (üçüncü Zâtın İsmi, Bu Hâdiseyi Nakleden Tarafından Hatırlanamamıştır.) Türbesine Koymasını Emir Buyurmuştur. Bu Emir Üzerine Asâyı Almak İstediğinde, Türbedâr Mâni Olmak İstemiş, Ancak Peygamber Efendimiz Türbedâra Vermesini İşâret Buyurunca, Asâyı Vermiştir. Baba Yûsuf Hazretleri, İkinci Bâyezîd'in İsteğini Arzu Ettiği Gibi Yerine Getirip, Asâyı Da Alarak İstanbul'a Döndü Ve Asâ Husûsunda Buyrulan Emri Aynen Yerine Getirdi.

insanlara Vâz Ve Nasîhat Edip, Saâdete Kavuşmaları İçin Çok Hizmetler Yapan Baba Yûsuf Sivrihisârî, Yavuz Sultan Selîm Hanın Pâdişâhlığının İlk Sıralarında Vefât Etti. Kabri, Eyyûb Sultan Hazretlerinin Türbesi Çevresindedir.

 

kaynaklar

1) Şakâyık-ı Nu'mâniyye Tercümesi (mecdî Efendi); S.376

2) Tâc-üt-tevârih; C.2, S.598

3) Bedâyi'ul-vekâyi; Varak 413a

4) Osmanlı Müellifleri; C.1, S.41

5) İslâm Meşhûrları Ansiklopedisi; C.1, S.402

6) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.13, S.294-295

Yorumlar
Kod: ZXO3W