Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Behâeddîn Kışlakî
  30 Mart 2018 Cuma , 23:39
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Özbekistan evliyaları, Buhâra evliyaları, Behâeddîn Kışlakî

buhârâ'da Yetişen Hadîs Âlimlerinden Ve Evliyânın Büyüklerinden. Buhârâ Yakınlarında Bulunan Kışlak Köyünde Doğdu. Buraya Nisbetle Kışlakî Denilmiştir. Doğum Ve Vefât Târihleri Tespit Edilemeyen Kışlakî, Sekizinci Asırda Yaşadı. Dokuzuncu Asrın Başlarında Vefât Ettiği Bilinmektedir.

çevresinde Bulunan Büyük Âlimlerin Sohbetlerinde Bulunarak Yetişen Kışlakî, İlimde Yükselerek, Zamânındaki Âlimlerin Önde Gelenlerinden Oldu. Bundan Sonra, Talebe Okutmak, Ders Vermek Sûretiyle Hizmete Başlayan Kışlakî Hazretleri, Şâh-ı Nakşibend Muhammed Behâeddîn-i Buhârî Hazretlerinin Hocalarındandır.

behâeddîn-i Buhârî Hazretleri, Tasavvuf Yolunun Daha Başında İken, Nesef Beldesinde Tesâdüfen Mevlânâ Behâeddîn Kışlakî'yi Gördü. Bundan Sonra Onun Sohbet Ve Hizmetine Can Atar Oldu.

kışlakî Hazretleri, Şâh-ı Nakşibend Behâeddîn-i Buhârî'yi Daha İlk Gördüğünde; "sen Öyle Yükseklerde Uçacak Bir Kuşsun Ki, Bu Yolda Senin Arkadaşın Ve Uçuş Yoldaşın Ârif Dikgerânî Olsa Gerektir." Dedi. Bu Söz Üzerine Şâh-ı Nakşibend, Mevlânâ Ârif'i Bir An Evvel Görmek İştiyâk Ve Arzûsuyla Yanmaya Başladı. Onun Bu Hâlini Anlayan Kışlakî, Behâüddîn-i Buhârî'ye; "gönlün Mevlânâ Ârif'i Çok Çekiyorsa, Çağırayım Gelsin." Buyurdu. Vakit Öğle Vakti İdi. Bu Sırada Ârif-i Dikgerânî Hazretleri Oraya İki Buçuk Günlük Mesâfede Bulunan Köyünde Çiftini Sürmüş Öğle Namazını Da Edâ Ettikten Sonra Talebeleri İle Sohbet Etmekte İdi. Behâeddîn Kışlakî Evinin Damına Çıkarak; "ârif, Ârif, Ârif!" Diye Üç Defâ Seslendi. Sesi Allahü Teâlânın İzni İle Mekân Duvarını Aşıp Ârif-i Dikgerânî Hazretlerine Ulaştı. Mevlânâ Ârif Derhâl Sohbeti Kesip Yanındakilere; "beni Mevlânâ Behâeddîn Kışlakî Çağırıyor. Hemen Gitmeliyim. Sizler Evlerinize Dönebilirsiniz." Dedi. Acele İle Yola Çıktı. Aralarında Bulunan Mesâfeyi Bir Anda Aldı. Kışlakî İle Behâeddîn-i Buhârî Hazretlerinin Bulundukları Yere Geldi. Behâeddîn-i Buhârî İle Ârif Dikgerânî'nin İlk Karşılaşmaları, Kışlakî Hazretlerinin Vâsıtası İle Bu Şekilde Oldu.

behâeddîn Kışlakî Hazretlerinin Dergâhı, Talebelerle Dolar Taşardı. Dergâhına Gelenlere, Eğer Feyz Ve Bereketlere Kavuşmak, Allahü Teâlâ Katında Makbul Bir Zât Olmak İstiyorlarsa Öncelikle Nefsin Arzularını Terkedip Tam Bir İhlâs Ve Samîmiyetle Hocasının Hizmetinde Olmanın Ehemmiyetini Anlatırdı. Bir Defâsında, Yeni Gelen Bir Talebesine Bu Durumu Îzâh Etmek İçin; "mutfakta Bir Derviş Var. Git Onu Gör." Buyurdu. Bu Yeni Talebe Mutfağa Gittiğinde, Sırtına Odun Yüklenip Mutfağa Taşıyan Birisini Gördü. Bu Yeni Talebe, Böylece Hafif Ve Ağır Demeden, Ne Hizmet Varsa Hemen El Atmak Îcâb Ettiğini, Büyüklere Hizmetin İnsana Neler Kazandıracağını Anladı.

ubeydullah-ı Ahrâr Hazretleri Bir Gün Talebeleri İle Sohbet Ederken Onlara Behâeddîn Kışlakî Hazretlerinin Bu Hâllerinden Bahsettikten Sonra Buyurdular Ki: "ihlâs İle Sırf Allahü Teâlânın Rızâsı İçin Bunca Hizmetler Edip, Bu Yolda Nefislerini Hiçe İndirmiş Nice İnsanlar Vardır. Onların Eriştikleri Devlet Başka Hiç Bir Devletle Mukâyese Kabûl Etmez. Siz Hizmette Bu Dereceye Ulaşamazsanız Bile Kabûl Ve Takdir Ediniz Ki, Böyleleri Mevcuttur.

behâeddîn Kışlakî Hazretleri Pekçok Talebe Yetiştirdikten Sonra Dokuzuncu Asrın Başlarında Rahmet-i Rahmâna Kavuştu.

 

kaynaklar

1) Reşehât Ayn-ül-hayât (arabî); S.49

2) Reşehât Ayn-ül-hayât (osmanlıca); S.78

3) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.12, S.269

Yorumlar
Kod: MJBPI