Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Ebû Bekr Vâsıtî
  30 Mart 2018 Cuma , 23:42
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Türkmenistan evliyaları, Merv evliyaları, Ebû Bekr Vâsıtî

evliyânın Büyüklerinden. İsmi Muhammed Bin Mûsâ, Künyesi Ebû Bekr'dir. İbn-i Fergânî Olarak Da Bilinir. Aslen Fergânelidir. Doğum Târihi Bilinmemektedir. Gençliğini ırak'ta Geçirdi. Sonra Horasan Beldelerinden Merv'e Yerleşti. 932 (h.320) Senesi Merv'de Vefât Etti. Merv Şehrindeki Türbesi Ziyâret Edilmektedir.

evliyânın Büyüğü Cüneyd-i Bağdâdî Ve Ebü'l-hüseyin Nûrî Hazretlerinin Sohbetlerinde Yetişti. Birçok Velî İle Görüştü. Sözleri Çok Derin Mânâlar Taşırdı. Hocası Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri Kendisine; "yâ Ebâ Bekr! Âlimler Ve Hâkimler, Allahü Teâlâ Tarafından İnsanlara Rahmettir. İnsanlara Söz Söyleyebilecek Şekilde Aralarına Gir Ve Güçlerine, Durumlarına Göre Söz Söyle. Sen, Onların Nefisleri İçin Beliğ Sözler Söyle." Buyurmuştur.

ebû Bekr Vâsıtî, Horasan Beldelerinden Merv'de Çok Talebe Yetiştirdi. Zamânındaki İnsanların Rehberi Oldu. Hakîkat Ve Mârifete Dâir Ondan Güzel Konuşanı Görülmedi.

vakitlerini İbâdetle Geçirirdi. Zaman Zaman Kendinden Bahseder: "ebû Bekr Vâsıtî Bülûğ Çağına Erdiğinden Beri Kimse Gündüzleri Yediğine Ve Hiçbir Gece De Uyku Uyuduğuna Şâhid Olmamıştır. İbâdeti Korumak, Onu Yapmaktan Daha Zordur. O, Tıpkı Çabuk Kırılan Cam Eşyâ Gibidir. Ona, Riyâ, Gurur, Ucub, Kibir Dokunsa Ve Değse, Kırar." Buyururdu.

insanları Allahü Teâlânın Emir Ve Yasaklarını Yerine Getirmeye Teşvik Ederdi. Bu Hususta; "yüzünü Nefsine Döndüren, Sırtını Dîne Döndürmüş Olur. Yüzünü Dîne Döndüren Sırtını Nefsine Döndürmüş Olur. Nefsinin İstediği İşlere Değil, Nefse Aykırı Olan İşlere Gönül Ver." Buyurur Ve; "en Büyük İbâdet, Vaktini Boş Yere Harcamamaktır." Derdi.

"yaptığı İbâdetine Güvenmek, Allahü Teâlânın İhsânını Unutmaktandır."

"allahü Teâlânın Rızâsına Kavuşmak İçin Amel Eden, Sevap Kazanır."

"yapılan İbâdete Karşı Bedel Beklemek, Allahü Teâlânın Lütfunu Unutmaktandır."

"allahü Teâlânın Verdiği Nîmetleri, Yaptığınız İbâdetlerin Karşılığı Olarak Bilenlerden Olmayın." Derdi.

bir Gün Kendisine; "en Kötü Huy Nedir?" Dediler. O; "en Kötü Huy; Takdir Edilene, Karşı Durmaktır. Ezelde Takdir Edileni, Arzu Ve Duâ İle Değiştirmeyi İstemektir." Buyurdu. Sonra;

"utanan Kişinin Alnından Dökülen Terler, Ondaki Fazîletin Eseridir."

"iyi Ahlâk; Mârifetin Kuvveti Sebebiyle, Kimseye Düşman Olmaman Ve Hiç Bir Kimsenin De Sana Düşman Olmamasıdır." buyurdular.

peygamber Efendimizin Makâmının Çok Yüksek Olduğunu Anlatırdı. "hiç Kimse, Peygamber Efendimizin Makâmına Ulaşamamıştır. O'nun Makâmını Geçtim Veya Geçerim Diyen Doğru Yoldan Ayrılmış Olur. Zîrâ Velîlerin En Son Dereceleri, Peygamberlerin İlk Dereceleridir." Buyurmuştur.

kendisine Havf, Korku Ve Recâ, Ümitten Soruldu. O Zaman; "korku Ve Ümit, Kul İtâat Hâlini Bırakıp Benlik Sevdâsına Düşmesin Diye, Nefsi Bağlayan İki Yulardır." Buyurdu.

ebû Bekr Vâsıtî Hazretlerine Velînin Mânevî Hâlinden Sordular. O; "allahü Teâlâ; Evliyâsını Başlangıç Hâlinde İbâdeti, Olgunluğunda Lütufları İle Örterek Terbiye Eder. Sonra Onu Kendisi İçin Takdir Edilen Mânevî Sıfatlara Garkeder. Daha Sonra Vakitlerini Allahü Teâlâ İçin Geçirmenin Zevkini Tattırır." Buyurdu.

ebû Bekr Vâsıtî Hazretlerine Son Hastalığında; "bize Vasiyette Bulun." Dediler, O Zaman; "allahü Teâlânın Sizden İstediği Şeylere Uygun Hareket Edin." Buyurdu.

ebû Bekr Vâsıtî Buyurdu Ki:

velînin Dört Alâmeti Vardır.

1) Kendisine Gelen Musîbetten Şikâyet Etmemesi.

2) Kendisinden Ortaya Çıkan Kerâmeti Gizlemeye Çalışması, Âşikâr Etmemesi, Halka Gösteriş Yapmaktan Ve Şöhretten Kaçması.

3) İnsanların Verdiği Sıkıntı Ve Belâlara Katlanması, Onlara Karşılık Vermemesi.

4) Kendilerinden Ortaya Çıkan Fiillerle Allahü Teâlânın Kullarına Karşı Gizlenmeleridir.

yine Buyurdu Ki: Havftan, Azab Korkusundan Daha Yüksek Makam, Allahü Teâlânın Sevmediği Kimseyi Sevmemektir.

 

kerâmet Ve Menkîbeleri

bir Kedinin Teşekkürü

insanlara Elinden Geldiği Kadar Yardımda Bulunur Ve İyilik Yapmaya Teşvik Ederdi. Kendisi Anlatır: "bir Zaman Mühim Bir İş İçin Gidiyordum. Başımın Üzerinde Bir Kuş Uçmaya Başladı. Bir Anlık Gaflet Eseri Olarak Kuşu Yakaladım. O Elimde İken, Başka Bir Kuş Daha Uçmaya Başladı. Elimdeki Kuşun Eşi Veya Annesi Zannederek Kuşu Elimden Bıraktığım Anda, Kuş Öldü. Buna Çok Üzüldüm. O Günden Sonra Bende Bir Sıkıntı Başladı Ve Bir Sene Geçmedi. Bir Gece Peygamber Efendimizi Rüyâmda Gördüm. Bir Senedir, O Kadar Çok Sıkıntının Tesirinde Kaldığımı, Çok Zayıflayıp Ayakta Namaz Kılamaz Hâle Geldiğimi Arz Ettim. O Zaman; "bunun Sebebi, Bir Serçenin, Huzurda Senden Şikâyetçi Olmuş Bulunmasıdır." Buyurdular. Bunun Üzerine Af Diledim, Kabûl Olunmadı. Bundan Bir Zaman Sonra, Evimizdeki Kedi Yavrulamıştı. Ben Bu Sıkıntı İçinde Düşünürken, Bir Yılanın Kedi Yavrularından Birisini Yakalamaya Çalıştığını Gördüm. Asâmı Yılana Vurunca, Kaçtı. Kedinin Annesi Gelip Yavrusunu Aldı Gitti. Ondan Sonra İyileştim; Namazlarımı Ayakta Kılmaya Başladım. O Gece Rüyâmda Yine Peygamber Efendimizi Gördüm. "yâ Resûlallah! Bugün Sıhhat Buldum." Deyince; "bunun Sebebi, Huzurda, Bir Kedinin Senin İçin Teşekkür Etmesidir." Buyurdular.

 

kaynaklar

1) Hilyet-ül-evliyâ; C.10, S.349

2) Nefehât-ül-üns; S.170

3) Tabakât-üs-sûfiyye; S.302

4) Risâle-i Kuşeyrî; S.141

5) Tezkiret-ül-evliyâ; S.323

6) Câmiu Kerâmât-il-evliyâ; C.1, S.104

7) Târih-i Bağdâd; C.3, S.244

8) Ravd-ur-reyyâhîn; S.236

9) Tabakât-ı Ensârî; S.362

10) Sefînet-ül-evliyâ; S.145

11) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.4, S.41

12) Nefehât-ül-üns Terc; S.224

13) Firdevs-ül-mürşidiyye; S.82, 248

14) Makâmât-ı Ebû Saîd; S.216, 274

15) Şerh-ut-tearrûf; C.1, S.106

Yorumlar
Kod: FC5IC