Gençliğinde, uygunsuz hali vardı bir zaman.
Sonradan tövbe edip, oldu halis müslüman.
Ve Hasan-ı Basri’den, bütün ilmihalini,
Öğrenip, buna göre düzeltti her halini.
Hak teâlâ indinde duası makbul olan,
Veliler arasına girdi daha sonradan.
Fakat o, bu halini gizlerdi ekseriya.
Bilmezdi herkes onu, böyle yüksek evliya.
Bir yere gitmek için, bindi birgün gemiye.
Hemen geldi gemici (Ücretini ver!) diye.
Üzerinde, o miktar parası yoktu fakat.
Bu sebeple gemici, attı ona bir tokat.
Hatta adamlarını çağırtarak o yere,
Bayıltıncaya kadar dövdüler uzun süre.
Sonra da dediler ki: (Biz asla anlamayız.
Eğer para vermezsen, seni suya atarız.)
O, cevap vermeyince, kol ve bacaklarından,
Kaldırıp, tam denize atacakları zaman,
Gördüler ki, denizde ne kadar varsa balık,
Herbiri, su üstüne çıkmışlar o aralık.
Hem de ağızlarında birer (altın lira) var.
Onlar bunu görünce, şaşıp dona kaldılar.
Anladılar bu zatın bir veli olduğunu.
Tam suya atacakken, koydular yere onu.
O, hemen balıklardan (iki altın) alarak,
Verdi o gemiciye, kalbi kırık olarak.
Gemici yalvardı ki: (Affeyle lütfen bizi.
Bilmemiştik önceden sizin kıymetinizi.)
Yine cevap vermeyip, çıktı hemen gemiden.
Su üstünden yürüyüp, kayboldu göz önünden.
Derdi: (Nasıl yağmurla can gelirse yerlere,
Kur'an okumakla da, nur dolar gönüllere.
Şu iki şey vardır ki, çok büyük bir nimettir.
Fırsatını buldukça, kaçırmamak gerektir.
Allah adamlarının sohbetinde bulunmak.
Gece, herkes uyurken, kalkarak namaz kılmak.
İki şey de vardır ki, bedbahtlık sebebidir.
Elden geldiği kadar kaçınmak lazım gelir.
Kalbin katı olması, gözün yaşarmaması.
Ve kalbin bu dünyaya çok sıkı bağlanması.)
Bir gün, Basra valisi görünce kendisini,
Dedi: (Şu hasletindir yükselten böyle seni.
Dünyaya, zerre kadar bir kıymet vermiyorsun.
Bizim gibi kullardan, bir şey beklemiyorsun.)
Buyurdu ki: (Bir kişi, dünyaya düşkün ise,
Gelmesin böyleleri bizim sohbetimize.
Kim, gönlünü dünyaya kaptırırsa eğer ki,
Kalbinde perde vardır o kulun elbette ki.
Kim, lüzumsuz şeylerle uğraşır ise şayet,
Geçinmesi zorlaşır, kalbini basar kasvet)