Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Kabûlî Mustafa Efendi
  30 Mart 2018 Cuma , 23:28
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Türkiye evliyaları, Edirne evliyaları, Kabûlî Mustafa Efendi

edirne Velîlerinden Ve Rufâî Tarîkatı Büyüklerinden. Doğum Târihi Bilinmemektedir. 1712 (h.1124) Yılında Edirne'de Vefât Etti.

ilk Tahsîli Ve Gençliğiyle İlgili Bilgi Bulunmamaktaysa Da İyi Bir Tahsîl Ve Terbiye Gördüğü Anlaşılmaktadır. Edirne'de Mahkeme Başkâtibi Olarak Vazîfe Yapmaktaydı. Devamlı Velîlerin Hayatlarını Ve Menkıbelerini Okumakta Ve Hep Onlar Gibi Olmaya Gayret Etmekteydi. Gönlü Allahü Teâlânın Sevgisi İle Yanar, Gece-gündüz İbâdetlerinde; "yâ Rabbî! Beni Evliyâdan Eyle, Senin Velî Kullarından Olayım. Hiç Olmazsa Onlar Gibi Olayım." Diye Duâ Ve Niyâzda Bulunurdu.

edirne'de Eski Câmi Adı İle Anılan Bir Câmi, Şehrin Müslümanların Eline Geçtikten Sonra Yapılan İlk Mâbedi Olarak Bilinirdi. Bu Îtibârla Halkın Nazarında Özel Bir Yeri Bulunuyordu. Bu Sebeple Mustafa Efendi De Namazlarını Mümkün Olduğu Ölçüde Eski Câmide Kılmaya Gayret Eder Ve Vâz Dinlerdi. Bir Gün Öğle Namazında Yine Eski Câmiye Gelince Câminin Hınca Hınç Dolu Olduğunu Gördü. Halk O Güne Kadar Hiç Görmediği Bir Zâtı Dinler Gibiydi. Mustafa Efendi İçeri Girip Arka Sırada Güçlükle Oturduğu Esnâda Vâiz Efendi Konuyu Değiştirerek; "allahü Teâlânın Velî Bir Kulu Olmayı Arzu Eden Bâzı İnsanlar Vardır. Böyleleri, Her Hal Ve Hareketinde Allahü Teâlâyı Râzı Ederse Velîlerden Olur." Demiş Ve Tekrar Konusuna Devâm Edince, Bu Sözler Mustafa Efendiye Tesir Etti. Vazîfesinden İstifâ Ederek Bir Daha Da Hiç Görmediği O Vâizin Kendine Çizdiği Yolda Yürümeye Başladı. Kendisini Büsbütün Doğruluğa Ve İlme Adadı Ve Mahlûkâtın Hizmetine Koştu.

nerede Bir Yoksul Görse Maddî-mânevî Yardımda Bulunurdu. Yabâni Ağaçları Aşılardı. Yaralı Ve Sakat Hayvanlara Bakıp, Yaralarını Sarardı. Kimsesizlerin İşlerini Görmelerine Yardım Ederdi. Yaptığı İşlere Karşılık Ücret Almazdı. Her Ânını Allahü Teâlânın Rızâsı İçin Geçirirdi. Onun Bu Davranışlarına Hayran Olup Etrâfında Toplananlara Veya Kendisinden Nasihat İsteyenlere; "dostlar! Her Şey Rabbin Sevgisinden Var Oldu. O Vara Hizmet, O Büyük Yâre Hizmettir." Buyurdu.

"kim Olursa Olsun, Eliniz, Aya?iniz Tutarken, Gücünüzle Hayra Hizmet Edin. Gücünüz Yoksa, Güler Yüz Ve Tatli Dille Gönül Alici Olun. Onu Da Yapamazsaniz Kalbinizden İyilik Dileyin. Rabbin Sevdiklerine Hizmet, Allahü Teâlâya İbâdettir."

mustafa Efendi Bu Arada Selîmiye Câmii Civarında Bir Dergâh Yaptırdı. Sevenleri Cemiyetteki Kötülükleri Düzeltip, Herkese Nasihat Ettiğinden Ve Yine Herkesi Her Hâliyle Kabûl Edip Güzel Muâmele Gösterdiğinden Kendisine Kabûlî Hazretleri Demeye Başladılar.

 

mustafa Kabûlî Efendi, Zaman Zaman Değişik Bir Kıyâfetle Geceleri Şehri Dolaşmaya Çıkardı. İçki İçip Sarhoş Olmuş Kimseleri Görünce Onlara Bu Halden Kurtulmak İsteyip İstemediklerini Sorardı. Bunlardan Pekçoğu Yaptıkları İşin Yanlışlığını Söyleyip Keşke Kurtulabilsek Diye Dert Yanarlardı. O Zaman Kabûlî Efendi; "yarın Selîmiye Câmii Yanındaki Dergâha Gidin. Orada Bir Şeyh Efendi Var. Size İş Bulur, Yardımcı Olur. Bu Halden Kurtulursunuz." Derdi.

ertesi Gün Bunlardan Bâzıları Türlü Düşünceler İçinde Huzûra Girerlerken İsimleriyle Çağıran Bir Velînin Tesirli Sözleriyle Kendilerinden Geçerlerdi. Her Türlü Kötülüğün Bitip Yeni Bir Hayâtın Başladığına İnanarak Tövbe Eder, Gözyaşı Dökerlerdi.

daha Evvelden Bu Gibi Durumlar Karşısında Ne Yapacağını Plânlayan Kabûlî Hazretleri Sermâye Sâhipleriyle Görüşür, Bu İnsanların Her Birine Uygun Bir İş Yeri Açılırdı. Böylece İnsanların Kurtuluşuna Vesîle Olurdu.mustafa Kabûlî Hazretlerinin Dergâhı Bu Şekilde Kötü Yoldan Çekilen Kimselerle Dolup Taşardı. Kabûlî Hazretlerinin Bu Muhiblerine, Sevenlerine Söylediği Sözlerden Birkaçı Şöyledir:

"nefsinizin Arzularini Terk Edin, Üzüntünüz, Derdiniz Da?ilsin."

"her Kişi Kendini Görüp Bilmeye Gelmiştir, Görene, Bilene Ne Mutlu."

"edepli Yürü, Hayâlı Konuş, Sendeki Şeref, Seni Yaratanındır."

"bir Kişiyi Çamurdan Kurtarmak, Bir Âileyi Kurtarmak Gibidir."

"en Büyük Bahtiyarlık, İnsanlığının Kıymetini Bilmektir."

"gördüğün Kişi, Şâyet Onu Görür Görmez Sana Allahü Teâlâyı Hatırlatıyorsa, Bilesin Ki O, Allah'ın Velîsidir."

kabûlî Mustafa Efendi, 1712 (h.1124) Yilinda Vefât Ederek İsmiyle Anilan Dergâha Defnolundu.kenzü'l-esrâr, Musiletü'l-hidâye, Müşkilküşâ gibi Eserlerle Mürettep Bir dîvân'i Vardir.

 

kaynaklar

1) Osmanlı Müellifleri; C.1, S.150

2) Edirne Evliyâları; S.18-22

Yorumlar
Kod: XUM1U