Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi
Lütfullah Üskübî
  30 Mart 2018 Cuma , 23:38
Evliyalar, Alfabetik Evliyalar Listesi; Makedonya evliyaları, Üsküp evliyaları, Lütfullah Üskübî

sultan İkinci Bâyezîd Zamânında Üsküp'de Yaşamış Büyük Velîlerden. Abdullah-i İlâhî'nin Talebelerindendir. Hayâtı Hakkında Kaynaklarda Fazla Mâlûmât Verilmemektedir. Doğum Ve Vefât Târihleri De Bilinmemektedir. On Altıncı Asrın Başlarında Vefât Ettiği Sanılmaktadır. Üsküp Dağlarında Zâhidâne, Herşeyden Uzak, Tek Başına Bir Hayat Yaşarken Vefât Etti. Üsküp, Şu Anda Yugoslavya Sınırları İçerisindedir.

istanbul'da Zamânının Âlimlerinden İlim Tahsîl Etmiş, Güzel Hâller Ve Fazîlet Sâhibi, Âlim Bir Kimseydi. Kalbinde Velîlere Karşı Bir Sevgi Hâsıl Oldu. Zamânındaki Büyük Zâtlarla Ve Tasavvuf Yolunda Bulunanlarla Çok Sohbet Etti. O Zaman Nakşibendî Yolunda Bulunan, Velîlerin Büyüklerinden, Ubeydullah-ı Ahrâr Hazretlerinin Talebesi Şeyh Abdullah-i İlâhî İstanbul'da zeyrek Câmiindebulunuyordu. Lütfullah Üskübî, Abdullah-i İlâhî'nin Hizmetinde Ve Sohbetlerinde Bulundu. Yüksek Mânevî Hâllere Ve Makamlara Kavuştu.

abdullah-i İlâhî'nin Hizmetine Girişini Şöyle Anlatır: "abdullah-ı İlâhî, Mıknatıs Gibi Beni Kendine Çekti. Kalbim Ona Tutuldu. Bir Gün Arkadaşlarımla Öğle Namazını Kılmak İçin Zeyrek Câmiine Gittik. Namaz Vaktini Beklerken, Hatırıma Abdullah-iilâhî'nin Velîlik Derecesini Ve Kerâmet Göstermedeki Gücünü İmtihân Etmek Geldi. Bu Düşüncede Bir Köşede Otururken, Kıble Tarafından Bir El Göründü. Fakat Elin Sâhibi Görünmüyordu. Bu El, Beni İleri Çekti. Bir Saf İleri Geçtim. Aynı Şekilde Üç Defâ Çekti, Ben De Üç Saf İleri Geçtim. Sonra Namaz Vakti Geldi, Sünnetler Kılındı. İkâmet Getirildiğinde, Abdullah-i İlâhî Odasından Çıkıp Bize Öğle Namazını Kıldırdı.namazdan Sonra, Onun Elini Öpmek İçin İleri Vardım. Baktım Ki, Hocanın Elleri, Beni Namazdan Önce İleri Çeken Eldi. Bu Hâdiseden Abdullah-i İlâhî'nin Büyük Bir Velî Olduğunu Anladım. Beni İleri Çekmesinden De, Tasavvuf Yolunda Bu Zavallıyı Yüksek Derecelere Çıkaracağını Anladım. Abdullah-ı İlâhî'yi İmtihân Etmeye Kalkıştığım İçin Özür Dileyip, Ellerini Öptüm. Bana; "bizi Bir Kere İmtihân Etmen Kâfi Gelmedi Mi? Üç Defâ İmtihân Ettin. Buna Ne Lüzûm Vardı?" Dedi. O Anda Çok Utandım. Çok Özürler Dileyerek Beni Talebe Olarak Kabûl Etmesi İçin Yalvardım. Bu Yalvarmalarım Karşısında Bana; "bize Hizmet Etmek, Talebe Olmak Çok Zor İştir. Sen Buna Tâkat Getiremezsin. Önce Seni Bir Deneyelim. Talebeler İçin Kullanılan Boşalmış Testileri Eline Alıp Su Getirebilir Misin? Eğer Bu İşi Yapabilirsen, Seni Kabûl Edelim." Dedi. Ben, Hemen Üzerimdeki Elbisemi Çıkardım. Testileri Elime Alıp Zâviyeye Su Getirdim. Benim Candan Ve Samîmî Olarak Bu İşteki İsteğimi Görünce Talebeliğe Kabûl Etti. Uzun Zaman Hizmetinde Bulundum. Her Emrini Canla Başla Yerine Getirdim. Hocama Olan Hizmet Ve Sevgim Sebebiyle Yüksek Derecelere, Mânevî Hâllere Kavuştum."

lütfullah Üskübî, Dâimâ İbâdet Ve İlimle Meşgûl Olurdu. Çok İbâdet Ederdi. İslâmiyetin Emir Ve Yasaklarına Son Derece Riâyet Ederdi. Haramlardan, Şüpheli Şeylerden Uzak Dururdu. Kısaca, Zühd Ve Verâ Sâhibiydi. Üsküp Dağlarından Bir Dağda İkâmet Ederdi. Orada Kuytu Bir Yerde, Basit Bir Kulübede İbâdetle Meşgûl Olurdu. O Civarda Hayvanlarını Otlatan Müslüman Olmıyan Çobanlar, Lütfullah Efendinin Gece-gündüz İbâdetlerini Görürlerdi.

onun Allahü Teâlâya Karşı Olan Muhabbetine, İbâdetlerine, Zühdüne Ve Güzel Ahlâkına Bakarak, Pek Çoğu Müslüman Olmakla Şereflendi. Hayâtının Sonuna Kadar Bu Hâl Üzere Yaşadı.

 

kaynaklar

1) Şakâyik-ı Nu'mâniyye Tercümesi (mecdî Efendi); S.368, 369

2) Tâc-üt-tevârih; C.5, S.274

3) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; C.14, S.186

Yorumlar
Kod: B81E8