Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler
Mizanın kurulması
  30 Mart 2018 Cuma , 22:05
Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler;Mizanın kurulması

Mizan’ın iki gözü, yani kefesi vardır.

Biri (zulmet)ten olup, ikincisi (nur)dandır.

 

Mizan günü, insanlar secdeye kapanırlar.

Lakin secde edemez kâfir ve münafıklar.

 

Zira imansızların hepsinin beli o gün,

Sanki demir kesilip, hiç olmaz secde mümkün.

 

Kur'anda, Nun suresi, kırkikinci âyeti,

Şöyle beyan ediyor bize bu hakikati:

 

(Secdeye çağrılırlar mahşer günü cümle halk.

Lakin buna, kâfirler olamazlar muvaffak.)

 

Herkes secdede iken, Hak teâlâ bu sefer,

Şöyle nida eder ki, duyar hep ehl-i mahşer.

 

Buyurur ki: (Bu günün hakimi benim yalnız.

Bana, hiçbir zalimin zulmü etmez tecavüz.)

 

Hükmeder ilk evvela hayvanat arasını.

Alır boynuzsuz koyun, boynuzludan hakkını.

 

Dağ hayvanları ile her çeşit bütün kuşlar,

Hepsi, aralarında o gün hesaplaşırlar.

 

Sonra, (Toprak olunuz!) diye nida olunur.

Hayvanatın cümlesi, bir anda toprak olur.

 

Kâfirler şöyle der ki buna hayıflanarak:

(Keşke hayvanlar gibi, olsaydık biz de toprak.)

 

Bunu da, cenab-ı Hak Kur'an-ı kerim’inde,

Bildiriyor Amme’nin sonuncu âyetinde.

 

Onlar toprak olunca, Hak teâlâ bahusus,

Şöyle nida eder ki: (Nerdedir Levh-i mahfuz?)

 

Yine bu nidayı da, arsa-i Arasat’ta,

Ehl-i mahşerin hepsi, işitir o saatta.

 

Hesap başlamıştır ki insanlara o zaman,

Başlanır sorulmaya, önce Levh-i mahfuz’dan.

 

Buyurulur ki: (Ey Levh, Tevrat, İncil ve Kur'an,

Bunlarda yazdıklarım nerdedir, eyle beyan.)

 

O der ki: (Ya ilahi, malumdur hazretine.

Cibril tebliğ eyledi, bir bir sahiplerine.)

 

Levh’in bu şekildeki cevabına mukabil,

Hak teâlâ sorar ki: (Nerededir Cebrail?)

 

Cibril aleyhisselam, titrer halde bu sefer,

Gelir ve hayretinden diz üstü yere çöker.

 

O zaman Hak teâlâ, hazret-i Cebrail’e,

Hitaben buyurur ki: (Ey Cibril, beyan eyle!

 

Bu Levh der ki, sen benim bütün vahiylerimi,

Alıp tebliğ etmişsin Resullere, öyle mi?)

 

Buna cevap olarak Cibril aleyhisselam,

Der ki: (Doğru ya Rabbi, ilettim hepsini tam.)

 

O böyle arz edince, o zaman Hak teâlâ,

Sorar ki: (O tebliği nasıl yaptın pekala?)

 

Cibril aleyhisselam, arz eder: (Ya ilahi!

Kendi sahiplerine ilettim her bir vahyi.

 

Tevrat’ı Musa’ya ve hem İncil’i İsa’ya,

Götürdüm Kur'anı da Muhammed Mustafa’ya.

 

Bunlardan ayrı olan sahifeleri dahi,

Kendi sahiplerine ilettim ya ilahi!)

 

O böyle arz edince, bu sefer Hak teâlâ,

Resulleri çağırıp sual eder onlara. 

Yorumlar
Kod: 74VA3