Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler
Toptan helak oldular
  30 Mart 2018 Cuma , 22:08
Şiirler Menkîbeler - Şiirler Menkıbeler;Toptan helak oldular

Alaaddin Sabir’e inanmadı hiç o halk.

Hatta (Büyücü) dedi bu zata Kadı Tabrak.

 

O ise, çok üzülüp bunların yaptığına,

Mektup yazıp bildirdi bu hali üstadına.

 

Feridüddin Genc Şeker, o mektubu okuyup,

O da, Kadı Tabrak’a yazdı şöyle bir mektup.

 

(Ey kadı, o kimseyi biz gönderdik oraya.

Ona inanmazsanız, uğrarsınız belaya.

 

Çünkü o, Rabbimizin sevdiği bir kişidir.

Sizleri irşad için beldenize gelmiştir.

 

Onun imamlığına biz idik fetva veren.

Hatta Resulullahtır manevi tasdik eden.)

 

Kadı Tabrak, okudu onun bu mektubunu.

Hiç kıymet vermeyerek, malesef yırttı onu.

 

Sonra, onu vererek hizmetçinin eline,

Gönderdi Alaaddin Sabir hazretlerine.

 

Alaaddin-i Sabir, bunu anladığında,

Elinde olmaksızın, gadaplandı anında.

 

Hizmetçiye dönerek buyurdu ki: (Git hemen.

O Kadı Tabrak denen adama de ki benden:

 

O alçak, yırttı ise hocamın namesini,

Ben de, Levh-i mahfuz’dan yırttım onun ismini.

 

Ayrıca şunu dahi bilsin ki hem o alçak,

O ve ona uyanlar, toptan helak olacak.)

 

Hizmetçi, bu haberi iletti kendisine.

Lakin o, inadından yine uydu nefsine.

 

Yine bu veli zata eyledi muhalefet.

Bu yüzden, bu beldeye geldi büyük bir afet.

 

Alaaddin-i Sabir, baktı göke ve yere.

O anda yer küresi, sallandı birden bire.

 

Biraz sonra, bir daha edince göke nazar,

Zelzelenin şiddeti, çoğaldı azar azar.

 

Bunlar, büyük korku ve telaş verdi o halka.

İnsanlar, koşup geldi hemen Kadı Tabrak’a.

 

Dediler ki: (Duydun mu, zelzele oldu bakın.

O zatı üzdüğünden olmasın bunlar sakın.)

 

Dedi ki: (Falan yerde bir büyücü kadın var.

Gidip ona deyin ki, bir gelsin bize kadar.)

 

Gelince, sordu ona: (Hissettin mi, bu gün hep,

Üst üste zelzeleler oluyor, nedir sebep?)

 

O büyücü kadına bunu söylerken bile,

Yer, birden sallanarak oldu yine zelzele.

 

O dedi: (Bu beldeye gelmişti ya birisi,

Bu, onun büyüsüdür, korkutmasın hiç sizi.)

 

Alaaddin-i Sabir, camiye gitti yine.

Namaz kıldırmak için geçti imam yerine.

 

Biraz sonra oraya, gelip o Kadı Tabrak,

Dedi: (Çekil geriye, mihrabı bana bırak!)

 

Hakaretler ederek sonra ona alçakça,

Dışarı çıkardılar camiden yaka paça.

 

Onlar böyle yapınca Hakk’ın bu velisine,

Caminin duvarları yıkıldı üstlerine.

 

Kadı Tabrak ve ona uyanlar, hepsi o gün,

Duvar altında kalıp, helak oldu topyekün.

 

Sonra da bütün Kalyar, çok şiddetli olarak,

Üst üste çok sallanıp, helak oldu cümle halk.

Yorumlar
Kod: PMFTM