İmam-ı Rabbani’nin Şerefeddin Hüseyn’e,
Gönderdiği mektupta, yazdı ki kendisine:
(Oğlum, bu zamanınız çok büyük bir nimettir.
Dertsiz geçen vakitler, bulunmaz ganimettir.
Her saati, Allah’ın zikriyle geçirmeli.
Hep islama muvafık ameller işlemeli.
Her hareket ve duruş, oturup kalkmak bile,
Yapılırsa eğer ki dine uygun haliyle,
Yani kul, her işinde, Rabbimizin emrini,
Düşünüp, ona göre yaparsa amelini,
Rabbini unutmuyor demektir her anında.
Zikir de, hatırlamak demektir esasında.
Yani her kim, islama tam uyarsa her zaman,
Zikrediyor demektir Rabbini muntazaman.)
Üstadının oğluna yazdığı mektubunda,
Buyurdu ki: (Sana hep, iyilik versin Hüda.
Birinci nasihatim şudur ki size yalnız:
İslamın ahkamına kuvvetle sarılınız.
Bu zaman, islamiyet zayıfledi adeta.
Müminler garip olup, kimsesiz kaldı hatta.
Daha da garip olup, gider mütemadiyen.
Öyle ki, yer yüzünde kalmaz bir (Allah) diyen.
Peygamber Efendimiz, bir hadisinde zira,
Buyurdu ki: (Bir zaman gelir ki bizden sonra,
O gün, müslümanlığın sadece kalır adı.
Mümin tanınanların, bulunmaz itikadı.
Farzlardan, haramlardan haberleri olmaz hiç.
Hiçbir şey düşünmezler, yeme ve içme hariç.
Allah’ı unuturlar ve taparlar paraya.
Hatta köle olurlar, erkekler kadınlara.)
En kârlı olan kimse şudur ki bu gün ancak,
Dinsizliğin arttığı bir zamanda çıkarak,
Kaybolmuş bir sünneti meydana çıkarandır.
Yayılmış bir bid'ati ortadan kaldırandır.
Resul'ün zamanından, bin sene geçmesiyle,
İslam unutulmaya yüz tuttu tamamiyle.
İslama hizmet etmek, çok ehemmiyetlidir.
Hele zayıflamışsa, daha da kıymetlidir.
Cehennemden kurtulup, saadete kavuşmak,
İslama sarılmakla mümkündür bu gün ancak.
Bir bid’ati yapmak ve yaymaksa, çok günahtır.
Bu iş, müslümanlığı yıkmaya uğraşmaktır.
Hadiste buyuruldu: (Bir bid’at işleyeni,
Büyük bilen, yıkmaya yardım eder bu dini.)
(Bid’at), bulunmayıp da Resul'ün zamanında,
Sonradan uydurulan şeylerdir din adına.
Bid’atlerin herbiri, (kazma) misali birer,
Bu islam binasını yıkmaya yardım eder.
Sünnetlere gelince, karanlık bir gecede,
Yol gösteren parlak bir (yıldız)dır her biri de.
Bid’atler, her tarafa yayıldığından şu an,
Karanlık gece gibi olmuştur bütün cihan.
Sünnetler de, o kadar azalmıştır ki yine,
Benzer tek tük uçuşan ateş böceklerine.